Ülkelere istihdam ve döviz girdisi sağlayan, ülke ekonomisinde etkin ve önemli yer tutan inşaat sektörüne yönelik yapı malzemeleri sanayisi, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sürdürülebilir kalkınmanın önde gelen araçlarından biridir. Bu noktada, özellikle yapı kimyasallarının geri dönüşümü çevresel ve ekonomik kalkınmanın en önemli yapı taşlarından birini oluşturmaktadır.
Günümüzde gittikçe artan çevre sorunlarının azaltılmasına yönelik çözümler pek çok alanda uygulanmaktadır. Sürdürülebilir kalkınmanın temelini oluşturan, enerji ve doğal kaynak korunumu, atıkların azaltılması gibi konuları kapsayan bu uygulamalar çağdaş mimarlığın da gündemini oluşturmaktadır. Başta nüfus artışı olmak üzere çeşitli nedenlerle yeni yapı -özellikle konut- alanları ve inşaatlarının sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Bununla birlikte özellikle Türkiye’de gerek depremler gerek kentlerin sosyo-ekonomik, fiziksel ve toplumsal sorunları, başta büyük şehirler olmak üzere kentsel dönüşümün geniş alanlarda yapılması sonucunu doğurmuştur. İnşaat sektöründeki tüm bu uygulamalar ciddi miktarlarda yapısal atıkların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. İnşaat uygulamaları (yapı malzemesi üretimi, yapıların yapım, yenileme, onarım ve yıkım uygulamaları) sonucunda ortaya çıkan beton, metal, ahşap, seramik, plastik, cam gibi yapı malzemeleri/bileşenleri yapısal atık olarak nitelendirilmektedir. 21. yüzyılın önemli çevre sorunlarından biri olan atık üretiminde inşaat sektöründe oluşan yapısal atıklar önemli bir yer tutmaktadır. İnşaat uygulamaları sonucunda kurtarılan ve tekrar kullanılabilecek yapı malzemeleri/bileşenleri elden geçirilip yeniden kullanılabildiği gibi yeniden kullanım için uygun değillerse, geri dönüşüm yöntemleriyle diğer ürünlerin üretiminde hammadde olarak da kullanılabilmektedir. Geri kazanılmış bu yapı malzeme/bileşenleri kullanıldıkları yapıya ekolojik değer katmanın yanında ekonomik yarar da sağlayarak çevresel ve yapısal sürdürülebilirliği etkilemektedir.
Yüksek performansı, güvenilirlik ve sorunsuzluk ile bir araya getiren BAS elektromanyetik separatörleri ve BAS metal dedektörleri; inşaat ve yıkım malzemelerinin geri dönüşümünü sağlayan tesislerin göz bebeği ekipmanlarından biri haline gelmiştir.
BAS Elektromanyetik bant üzeri metal separatörler
İnşaat artıklarının içinde bulunan demir içerikli metallerin fark edilmesi ve/veya yığınların içinden ayıklanması hususlarında göre alan BAS elektromanyetik separatörler ve BAS metal dedektörleri, farklı ihtiyaçlar ve kullanım alanları doğrultusunda hazırlanan geniş bir kataloğa sahiptir.
BAS elektromanyetik separatörleri, fabrikamız bünyesinde çalışan ar-ge takımımızın özverili çalışmaları ile hazırlanmış, verimlilikte çığır açan özel bir şase, elektromanyetik bobin ve yardımcı elemanlardan oluşan elektro-mekanik aksama sahiptir. Bu sayede sıradan ekipmanlardan çok daha fazla manyetik alan gücünü çok daha az enerji kullanarak, uzun yıllar performans kaybı yaşamadan ve sadece istenilen bölgeyi hedefleyerek yaratabilmektedir. Standart katalogda yer alan, çeşitli ölçülerde genişlik ve manyetik alan şiddeti sunan standart modellerin yanı sıra ihtiyaca uygun çözümler için kişiye özel üretimler de yapılmaktadır.
BAS metal dedektörleri, bantlı konveyörlere uyarlanabilen, farklı genişlik ve hassasiyet değerleri sunan, fiyat/fayda oranının zirvesinde yer alan özel ekipmanlardır. Yüksek hassasiyet ve performans vaat eden BAS metal dedektörleri bandınızda yer alan her türlü metale karşı hassasiyet göstererek, bant sonrası ekipmanlarınızın çalışma performansını ve kullanım ömrünü uzatmaktadır.
Elektromanyetik separatör ve metal dedektörü ihtiyaçlarınız için alanında uzman BAS kadrosuyla temasa geçebilirsiniz. Bizler, BAS olarak, sizi sahanızda ziyaret ederek ihtiyacınıza en uygun çözümleri sunmaktan ve yıllar boyu sürecek güvene dayalı iş birlikleri kurmaktan memnuniyet duyarız.